Erenkara, açıklamasında babaların yalnızca aile içinde değil, toplum genelinde adaletin, sabrın ve fedakârlığın temsilcisi olduğunu ifade etti:
“Baba, bir evin direği değil; bir neslin omurgasıdır. Bugün Türkiye’de binlerce baba işsizlikle, geçim derdiyle, çocuklarının eğitim ve gelecek kaygısıyla mücadele etmektedir. Babalık, sadece maddi imkan sağlamak değil, zor koşullarda da ahlaki ve insani değerleri ayakta tutmaktır.

“Geçim Kaygısı, Babaların Omuzlarındaki Sesi Kıstı”

Abdullah Erenkara, derinleşen ekonomik krizin en fazla babaları etkilediğini belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Her sabah evladına harçlık verememenin utancını yaşayan, pazarda fiyat sorduğu halde alışveriş yapamayan on binlerce baba var bu ülkede. Bu tablo yalnızca ekonomik değil, sosyal adaletsizliğin de göstergesidir. Devletin görevi bu yükü hafifletmek, aileyi ayakta tutan temel sütunları güçlendirmektir.”

Erenkara, Babalar Günü’nün yalnızca tebriklerle geçiştirilemeyecek kadar anlamlı bir gün olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Bu özel gün, yönetenlerin bir aynaya bakma günüdür. Babaların yaşam mücadelesine ne kadar katkı sunduklarını, ne denli adil bir düzen tesis ettiklerini sorgulama günüdür. Gerçek Babalar Günü, bir babanın ‘Çocuğum aç mı kalacak?’ kaygısı taşımadığı gündür.”
Erenkara, mesajını şu sözlerle tamamladı:
“Çocuğu için uykusuz kalan, emeğiyle geleceği kurmaya çalışan, hiçbir karşılık beklemeden evladına hayat olan tüm babalarımızın Babalar Günü kutlu olsun. Sessiz kahramanlarımızın sesi olmaya devam edeceğiz.”