“EKOLOJİK ÇÖKÜŞÜN EN SOMUT KANITI”

Karatutlu, sanayi atıklarıyla zehirlenen Aksu ve Erkenez çaylarının baraja ulaşması sonucu milyonlarca balığın öldüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı:
“ÇED raporlarında ‘hiçbir sorun yoktur’ denilirken, bugün karşımızda ekolojik bir çöküşün en somut kanıtı duruyor. Bu sadece balıkların ölümü değil, aynı zamanda doğamızın yok oluşudur.”

“ZEHİR HEPİMİZİN SOFRASINA ULAŞIYOR”

Balık ölümlerinin yalnızca doğayı değil, insan yaşamını da tehdit ettiğini söyleyen Karatutlu,
“Bu sadece balıkların ölümü değil; toprağımızın, suyumuzun, soframızın ve çocuklarımızın geleceğinin zehirlenmesidir. Eğer sessiz kalırsak bu çöküş hepimizin hayatını içine çekecek” ifadelerini kullandı.

“SORUMLULAR HESAP VERMELİ”

Konuyla ilgili Meclis’te harekete geçeceklerini duyuran Karatutlu,
“İki ayrı Bakanlığa soru önergelerimizi vereceğiz. Bu felaketin hesabını soracağız. Kahramanmaraş’ın dereleri, barajları ve ovaları rantın değil, halkın ve doğanın olacak” dedi.

“BU TOPRAKLAR EMANETİMİZDİR”

Dr. Karatutlu açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu topraklar bize atalarımızdan emanet, çocuklarımızın ise geleceği. Doğamıza sahip çıkmak sadece bir tercih değil, zorunluluktur.”